9 günlük bayram tatilini fırsat bilerek Tanzanya’ya seyahat gerçekleştirdik. Aslında bizim için biraz son anda karar verdiğimiz bir gezi oldu. Başka planlar vardı, onlar iptal oldu ve onun yerine hızlı bir biçimde bu gezi geldi. Çok uzun planlama süreci geçiremedik ama yine de çok güzel bir gezi oldu.
Türkiye’den direkt uçuşlar var. Ama maliyet dolayısıyla, biletleri de biraz geç almamız sebebiyle aktarmalı uçuşları tercih ettik. Tanzanya’ya Umman üzerinden geçtik. Umman için normalde vize alınıyor ama transit için istenmiyor. Bu bilgi yazıyı okuduğunuz tarihte değişmiş olabilir. Transit vize’nin uygulanması için saat sınırı olabilir. Kontrol etmelisiniz.
Biz geziyi 2 bölüme ayırdık. İlk bölüm safari! İkinci bölüm ise Zanzibar’da deniz tatili. Safari için Arusha bölgesi oldukça popüler. İstanbul -> Dar Es Salaam -> Arusha(Kilimanjaro) uçuşu yapıyoruz. Son uçuş bağlantılı aktarma değil. Precision Air ile uçtuk. Biletleri SkyScanner, Momondo gibi aracı sitelerden arayabilirsiniz. Uygun uçuşları ayarlayabilmek için baya uğraştım. Tanzanya’da 10 kişilik uçaklar da varmış, AirExcel bunlara bir örnek. Denemek isterdim ama fiyatları çok pahalı bence.
Tanzanya’da kapıda vize alınıyor, yazının yazıldığı tarih itibariyle 50$ ücreti var. Kredi kartı da geçiyor sanırım ama bence yanınızda nakit 50$ götürün. Tanzanya’nın kendi para birimi var. Tanzanya Şilini. Parabirimi kodu TZS. Ülkede çoğu yerde hem dolar hem tzs geçiyor. AMA özellikle Arusha bölgesinde $$ geçmeyen yerler çoğunlukta. Zanzibar’da her ikisi de geçiyor ama tzs kullanmak daha avantajlı. Örneğin 1 dolar 2300 tzs olmasına karşın, dolar ile ödediğinizde 2000’den sayıyorlar. En kısa sürede bozdurmaya çalışın. Tabi ki bankadan bozdurursanız çok avantajlı olur sizin için.
Bu arada havalimanında girişte form dolduruyorsunuz. Yanınızda kalem götürün. Yoksa oradaki görevliler sizden bahşiş bekleyebiliyor :) Genel olarak bahşiş konusunda büyük bir problemle karşılaşmadık. Yani zorlayıcı değiller.
Biz Safari için önceden Tripadvisor üzerinden bir firma ayarlamıştık. Önceden rezervasyon yapmanız da önemli, çünkü gittiğinizde boşluk bulamayabilirsiniz. Araçları/grupları ona göre ayarlıyorlar. Turlarda genellikle ilk gece ve son gece hotel konaklaması oluyor. Ayrıca havalimanı transferinizi de yapıyorlar. Bazen uçuş ve varış durumuna göre ilk veya son gün otel kullanmayabiliyorsunuz. Örneğin Safari bitişinde direkt havalimanına bırakabiliyorlar. Bu durumda 1 otel konaklaması kullanmamış oluyorsunuz. Bunun yerine otel upgrade talep edebilirsiniz. Sizi daha iyi bir otele götürebiliyorlar. Çok büyük ve güzel bir turizm oluşmuş burada.
Arusha’ya vardığımızda tur firması bizi araç ile karşıladı ve ilk gece konaklaması için hotelimize götürdü. Havalimanlarında free wifi bulunuyor. Whatsapp üzerinden iletişimde kalabiliyorsunuz. Olmasa bile dışarıda kartonda isminiz yazıyor. Çok özel hissettiriyor bu :) Havalimanından ayrılmadan, her ne kadar kurlarda oranlar çok düşük olsa, az da olsa para bozdurmanızı tavsiye ederim. Haftasonuna denk gelirseniz ya da akşam/gece vardıysanız para bozduracak yer bulamayabilirsiniz. Biz bulamadık.
Ertesi sabah erken saatlerde bir araç ile alınıp ilk kamp alanına götürülüyorsunuz. 4×4 araçta 6 kişilik bir ekip oluyorsunuz. 1 şöför ve 1 aşçı bulunuyor. Bu dakikadan itibaren çok düzenli ve dakik bir operasyonun içerisinde bulunuyorsunuz. Tur programınıza göre değişkenlik gösterebilir ilk gideceğiniz yer. Biz 3 günlük tur tercih ettik. 3 ya da 4 günlük turlar genellikle popüler.
İlk günümüzde milli parka giderken öğle yemeğimizi savanah içerisinde yedik. İzin verilen bir eylem miydi bilmiyorum, bizden başkası yoktu. Zürafaları gördük ve şoför bir anda yanlarına daldı. Uygun bir alan bulduktan sonra burada hem zürafaları izledik hem de yemeğimizi yedik. Burada yemek yerken birden 10-15 arası çocuk doluştu etrafımıza. Yakınlarda bir köy vs de görmemiştim. Rehberimiz kalan yemekleri çocuklara paylaştırdı. Biraz acayip bir anı olarak kaldı bende.
Lafı açılmışken yemeklere değineyim. Aşçımız çok yetenekliydi. Kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeği’nde her zaman karnımızı doyurabildik, hatta yediklerimizden keyif aldık. 3-4 çeşit yemek çıkartıyor ve illa yiyecek birşey buluyorsunuz. “Banana fritters” adında bir muz tatlısı yaptı, çok lezzetliydi. Tarifini istedim hatta, gönderdi bana sonradan. Ben de lokum götürmüştüm, aşçımız ilk kez yemiş ve güzel bir tatlı olduğunu belirtti :)
Turlar oldukça planlı ve programlı ilerliyor. Saatlere sadık kalıyorlar, bir aksilik olmazsa tabi. Yolda lastiği patlayan araçlar gördük. Aracımızda usb girişleri vardı, telefonları rahatça şarj edebildik. Wi-fi olan araçlar da gördüm, bizde yoktu.
Bu turlarda Maasai köyü gezme şansınız da oluyor. Bu köylere giriş için kabile şefine para ödüyorsunuz. Baya ticarete dönmüş. Yani gerçek mi değil mi anlayamadım. Sanki geceleri şehire gidiyorlar ve sabahları köye geliyorlar gibi :) Yine de güzel bir turizm oluşturmuşlar. Bütün gün ziyaret edenlere showlar düzenliyorlar.
Muhtemelen daha “doğal” kabileler vardır. Yolda geçerken görebiliyorsunuz. Ama onların ziyaretçi kabul ettiklerini zannetmiyorum. Zaten rehberiniz nereye götürürse oraya gidiyorsunuz. Gruptan bir arkadaş rehbere “çocuklara ne verelim, çikolata vs verelim mi” diye sorduğunda sadece para verin dedi. Biz de boyama kalemi/kitabı götürmüştük biraz. Bir kısmını verdik, bir kısmını rehbere verdik daha sonra daha uygun yerlere vermesi için.
Arusha’dan sonra durağımız Zanzibar oldu. Yine arada DAR havalimanını kullanarak aktarmalı gittik. Aktarmasız uçuşlar mevcut fakat biz son ana bıraktığımız için pahalıydı. Bir de DAR-Arusha arası otobüsler varmış ama 12 saat gibi bir süre alıyor.
Yeri gelmişken değineyim, Tanzanya’da genel olarak güvenlik problemi bulunmuyor. Dış işleri bakanlığımızın sitesinde de aynı cümle yazıyor. Ara sokaklarda bile gezmemize rağmen biz bir sorunla karşılaşmadık. Yani otobüs yolculuğunu da güvenle yapabilirsiniz. Ülkede hemen herkes İngilizce biliyor. Ya da en azından İngilizce anlaşabiliyorsunuz.
Zanzibar’da taksi kullanarak otelimize ulaştık. Sahile yakın bir yerdeydik ve ben plajı ve denizi çok beğendim. Özellikle kumlar çok güzel. İlk kez gel-git olayına tanık oldum. Nungwi bölgesini tercih ettik biz. Burada bir motorsiklet(scooter) kiraladık ve adayı motorsiklet ile gezdik. Hem motorla gezmek hem de gezdiğimiz yerler çok keyifliydi. Eğer ehliyetiniz varsa kesinlikle tavsiye ederim. Ben Google üzerinden 1-2 firma buldum ve Whatsapp üzerinden iletişime geçerek fiyat aldım. Firmalar aşağı yukarı aynı rakamı veriyor. Konakladığınız yere kadar getiriyorlar motorsikleti.
En son olarak Zanzibar’dan Dar Es Salaam’a feribot ile geçtik. Feribot biletleri turiste daha pahalı satılıyor resmi olarak. Ben internetten aldım ama normal bilet almışım. Bilet kontrolünde ekstra uğraştım ve ekstra para ödedim.
Dar turistlerin çoğunlukla tercih etmediği bir yermiş. Gerçekten de çok turist görmedik çevrede. Ama ben çok keyif aldım. İyi ki 1 gece konaklamışız dedim. Çarşı gibi bir bölgenin (Kariakoo Market diye geçiyor sanırım) yakınında konakladık. Hayatımdaki en enteresan deneyimlerden birisiydi. Çarşı içerisinde gezmekten çok keyif aldım. Tabi o bölgede pek turist görmedikleri için dikkatli bakışlara maruz kalabiliyorsunuz ama endişelenecek birşey yok.
Şehirde Uber var ama normal taksi değil, Tuktuk kiralıyorsunuz. Bu da çok keyifliydi.
Dönüş yolculuğunu da DAR’dan hareketle Kahire üzerinden yaptık. Bu da uzun ve yorucu bir yolculuk oldu. Normal şartlarda Mısır’a da vize almanız gerekiyor ama transit için istemiyor. Tabi bu kurallar değişebilir, saat sınırı olabilir vs.
En sonunda gerçekten çok keyifli ve çok güzel anıların kaldığı bir gezi gerçekleştirmiş olduk. Safari kesinlikle katılmanız gereken bir deneyim.